Süper Lig’de istenmeyen olaylardan sonra oynanan ilk maçlar her zaman tehlikeli ve isteksiz olmuştur.
Soğuk bir İstanbul akşamında derbi öncesi yeni teknik direktör değişikliğine giden Karagümrük ile kıyasıya bir maç oldu. Rahat geçmesi beklenen maç resmen kabusa döndü.
Şampiyonlar Ligi'nden elenmenin moral bozukluğu içerisinde çıktığımız maç aslında dengede başladı. Hafta sonu oynanacak derbide kart cezalı durumuna düşmemesi için bekletilen oyuncular ve en önemli, en değerli oyuncularımızdan biri, ben ona Mekanik diyorum, Boey. Şükürler olsun ki kart görmedi. Belli ki uyarılmış, çok dikkatliydi dün genelinde.
Takım dün el freni çekilmiş araba gibiydi. Ön taraf başka yere, arka taraf başka yere gidiyordu. Bu kadar iyi kadronun bu kadar kötü oynamaya hakkı yok diye düşünüyorum. Takım gün geçtikçe kötüye gitmesi de ilginç gözlerden kaçmıyor. Bu soğukta, hem de hafta içi stada gelen 50 bin kişiye haksızlık ediyorlar; teknik kadro ve futbolcular.
Ama derbi öncesi 3 puan almak moral oldu. Takımın formsuz sihirbazının golü ile kazanmak daha da güzel. Bir sevindirici olay ise kaleci Günay. Muslera'nın cezalı olduğu haftada kritik kurtarışlara imza atarak güven verdi. Bu, 3 Türk kuralında hocanın elini kuvvetlendirir. Sol bek Barış dün çırpındı, elinden geleni yaptı, ama sol bek olmadığı çok belli oluyor. İyi niyetli, bildiğin makine gibi çalışıyor, ama o kanadın oyuncusu olmadığından dolayı zor anlar yaşıyoruz.
Okan hoca ile ilgili çok şey söylemeye gerek yok. İyi, daha da iyi olacak ama o da Şampiyonlar Ligi'nin etkisinde. Ama kesinlikle kendisini geliştirmesi gereken konu oyuncu değişiklikleri. Yemin içmiş gibi bekliyor, bekliyor, bekliyor…
Söylenecek bir söz kaldı: Hafta sonu derbi var ve UEFA Avrupa Ligi için boy tahtası, lütfen kendinize gelin beyler, bu şekilde olmaz, olamaz."
