Diyanet İşleri Başkanlığı, avukat Feyza Altun’un sosyal medya platformlarında dini değerlere hakaret ettiği gerekçesiyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
Başkanlık, Altun’un şeriatı hedef alan paylaşımlarının ahlak ve edep sınırlarını aşarak insan haklarına saldırı içerdiğini savundu. Hukuk müşavirleri tarafından hazırlanan dilekçede, Altun’un söz konusu paylaşımlarının Anayasa’ya ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğu vurgulandı.
Gözaltına Alınması ve Tartışmalar
Avukat Feyza Altun, sosyal medya hesaplarından yaptığı tartışmalı şeriat paylaşımı nedeniyle gözaltına alınmıştı. Özellikle Dilan Polat davasıyla tanınan Altun’un bu paylaşımı, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığı’nın “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik veya aşağılama” suçlamasıyla başlattığı soruşturma sonucunda Altun’un gözaltına alındığı bildirildi.
Feyza Altun’un Savunması ve Tepkisi
Gözaltına alınmasının ardından medyaya açıklama yapan Feyza Altun, şeriatla ilgili sözlerinin arkasında olduğunu belirtti. Altun, “Şeriat benim için kadın taşlayan Taliban aklıdır. Bu ülke laik bir ülkedir. Şeriat bir din olgusu değil politik rejimdir. Dolayısıyla şeriate karşıyım sözlerimin de arkasındayım” dedi. Altun’un bu açıklamaları, tartışmalı konuyu daha da derinleştirdi ve toplumda farklı görüşlerin ortaya çıkmasına sebep oldu.
Feyza Altun’un sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımlar ve sonrasında yaşananlar, toplumun dini değerler, laiklik ve ifade özgürlüğü gibi konulardaki hassasiyetlerini bir kez daha gündeme getirdi. Özellikle dinî inançlarla ilgili yapılan tartışmaların toplumun farklı kesimlerinde derin duygular uyandırdığı ve çeşitli görüş ayrılıklarına yol açtığı görülüyor. Bu durum, toplumun çeşitliliğine ve farklı düşüncelere saygı duyma gerekliliğini bir kez daha hatırlatıyor.