Yargıtay 4. Ceza Dairesi, şantaj, tehdit ve hakaret gibi suçların ispatında kullanılan ekran görüntülerine ilişkin kritik bir karar aldı. Bu karar, davalarda sunulan dijital delillerin değerlendirilme yöntemini köklü bir şekilde değiştirecek. Avukat Cem Duman, Yargıtay’ın aldığı bu kararı detaylandırarak, ekran görüntülerinin artık tek başına yeterli delil olarak kabul edilmeyeceğini ve ek destekleyici delillere ihtiyaç duyulacağını belirtti.
Kararın Detayları ve Hukuki Değerlendirme
Yargıtay’ın yeni kararına göre, dijital ortamda elde edilen ekran görüntüleri, üzerinde değişiklik yapılabilme ihtimali nedeniyle mahkemeler tarafından tek başına yeterli delil olarak değerlendirilemeyecek. Karar, özellikle tehdit ve şantaj gibi suçlarda sunulan ekran görüntülerinin güvenilirliğini sorguluyor.
Avukat Cem Duman, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, Yargıtay’ın bu kararını şu şekilde değerlendirdi:
“Son yıllarda herkes elindeki ekran görüntülerini mahkemelere delil olarak sunmak istiyor. Ancak ekran görüntüleri üzerinde oynama yapılabilmesi oldukça kolay. Bu nedenle mahkemeler artık bu tür dijital belgeleri tek başına delil olarak kabul etmeyecek. Delillerin doğruluğu ve gerçekliği, resmi belgelerle desteklenmeli.”
Mesaj Tespit Tutanağı Şartı
Karara göre, dijital delillerin mahkemede geçerli olabilmesi için şu şartların sağlanması gerekiyor:
- Orijinal Kayıtlar: Telefon veya bilgisayar üzerinden alınan delillerin asıllarının mahkemeye sunulması gerekiyor.
- Resmi Tutanaklar: Delillerin polis veya savcılık tarafından incelenip, mesaj tespit tutanağı ile kayıt altına alınması şartı aranacak.
- Elektronik Doğrulama: Delillerin telekomünikasyon kayıtlarıyla desteklenmesi istenecek.
Avukat Duman, özellikle mesajlaşmalara dayalı suçlarda, ekran görüntülerinin elektronik olarak doğrulanmaması ve resmi belgelerle desteklenmemesi durumunda delil olarak kabul edilmeyeceğini vurguladı.
Yargıtay’ın kararı, dijital çağda artan manipülasyon ve sahtecilik risklerine karşı alınmış bir önlem olarak değerlendiriliyor. Duman, bu kararın ardından dijital verilerin mahkemelerde kabul edilebilmesi için daha sıkı bir doğrulama sürecinden geçmesi gerektiğini belirtti.
“Artık ekran görüntüleri tek başına yeterli delil sayılmayacak. Elde edilen dijital kayıtlar, telekomünikasyon şirketleri üzerinden resmi doğrulamalara tabi tutulmalı. Bu süreçler sağlanmadığı takdirde mahkemeler, delillerin gerçekliğini sorgulayıp reddedebilecek” diye konuştu.
Hangi Suçlar İçin Geçerli Olacak?
Bu karar, özellikle tehdit, şantaj, dolandırıcılık, hakaret ve taciz gibi suçlarda delil olarak sunulan dijital kayıtları kapsıyor. Son yıllarda artan sosyal medya ve mesajlaşma uygulamaları üzerinden yapılan suç bildirimleri, mahkemelerin dijital delillere olan yaklaşımını daha sıkı bir hale getirdi.
Avukat Cem Duman, özellikle ekran görüntüleri üzerinden açılan davalarda delil yetersizliği nedeniyle beraat kararlarının artabileceğini belirtti.
“Bir kişi, ekran görüntüsüyle mahkemeye suç duyurusunda bulunduğunda artık bu yeterli olmayacak. Delilin orijinal kaydı, mesaj tespit tutanağı ve elektronik doğrulama olmadan suçlamalar geçersiz sayılabilir. Bu nedenle vatandaşların adli süreçlere başvururken delillerini doğru şekilde hazırlaması gerekiyor” dedi.