Bakan Uraloğlu'nun açıklamalarıyla Türkiye'nin demiryolu araçları üretiminde önemli bir dönüm noktasına ulaştığı belirtildi. Uraloğlu, Türkiye'nin, teknolojiyi tasarlayan, üreten ve geliştiren bir ülke konumuna yükseldiğini ifade etti. Son 22 yılda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde ülkenin pek çok alanda ilklere imza attığını ve demiryolu sektöründe de bu yeniliklerin devam ettiğini vurguladı.
Bakan Uraloğlu: "2 yıl içerisinde yerli ve milli tren seti sayımız 25'e ulaşacak"
27 Mayıs 2023'te seferlerine başlayan milli elektrikli tren setleri, Adapazarı ile Gebze arasında başarılı bir şekilde hizmet vermeye devam ediyor. Bu setler, sadece iç pazarda değil, uluslararası pazarlarda da tercih ediliyor. Bakan Uraloğlu, setlerin 160 kilometre hıza ulaşabildiğini ve TSI sertifikasına sahip olarak uluslararası standartlarda üretildiğini belirtti. Ayrıca, bu trenlerin 5 araçtan oluşan her bir setinin 324 yolcu taşıyabildiğini, ve setlerin restoran gibi imkanlarla donatıldığını ekledi.
Uraloğlu, işletme hızı 225 kilometre olan milli hızlı tren tasarım çalışmalarının da sürdüğünü açıkladı. Bu trenlerin yakın zamanda kalitesiyle birçok ülkeye ihraç edilmesi bekleniyor. Bu gelişmeler, Türkiye'nin demir yolu ekosistemini daha da ileri taşıyacak ve dışa bağımlılığı azaltacak önemli adımlar olarak görülüyor.
Bakan, 2030 yılına kadar toplam 56 milli elektrikli tren setinin hizmete girmiş olacağını duyurdu. Bu setlerin, Adapazarı Bölgesel Tren Seferleri'nde şimdiden 390 bin yolcu taşıdığını ve 170 bin kilometre yol kat ettiğini belirtti. Yolcular, ergonomik koltuklar sayesinde konforlu bir seyahat deneyimi yaşarken, setlerin her biri günlük operasyonlarda yüksek performans sergiliyor.
TÜRASAŞ'ın üretimdeki artışı ve teknolojik gelişmeler, Türkiye'nin demiryolu araçları sektöründe bir dönüşüm yaratmıştır. Bakan Uraloğlu'nun ifadeleri, ülkenin bu alandaki ilerlemelerinin sadece teknolojik değil, aynı zamanda ekonomik açıdan da Türkiye'ye büyük katkılar sağlayacağını ortaya koymaktadır. Milli tren setlerinin başarısı, Türkiye'nin demiryolu taşımacılığında yeni bir çağın başlangıcı olarak değerlendirilmekte ve bu başarı, uluslararası alanda da yankı uyandırmaktadır.
