Yeni yapılacak konutların, deprem gerçeğini göz önünde bulundurarak planlanması gerektiğini her fırsatta dile getiriyoruz,” dedi. Görür, şunları ekledi: “Bölgenin coğrafi yapısı ve yerleşimi, özellikle deprem tehlikesini göz ardı edemeyeceğimiz bir gerçek. Bu nedenle yerel yönetimlerin, merkezi hükümetle işbirliği içinde hareket ederek, bölgede yapılacak inşaatlarda uluslararası standartları benimsemesi şart.
Prof. Dr. Görür’ün Twitter’daki paylaşımında ise, “Binalarımızı sadece bugünkü nesil için değil, gelecek nesiller için de güvenli hale getirmeliyiz. Deprem, bir doğal afet değil, yapısal bir hata sonucudur. Doğru planlama ve inşaat ile bu hataları en aza indirebiliriz” ifadelerini kullandı.
Bölge halkı da Prof. Dr. Görür’ün uyarılarına kulak vererek, yeni yapılacak konutların depreme dayanıklılığının en üst seviyede olmasını talep ediyor. Yerel yönetimler, bu konuda çalışmalara hız vererek, depreme dayanıklı yapı malzemeleriyle inşaatlara başlamayı planlıyor. Uzmanların önerilerine uygun olarak, deprem gerçeğini göz ardı etmeden ilerleyen bu süreç, bölge halkının da içini rahatlatıyor.
