Dünyadaki kaynakların kıt, insan ihtiyaçlarının sınırsız olduğu yüzyıllardır bilinen bir gerçektir. Bu nedenle yaşamın sürdürülebilirliğini sağlamak isteyen büyük ülkeler ve başka gezegenlere açılarak oradan getirdikleri madenleri kullanarak, yüksek karlar elde etmek isteyen şirketler her zaman meteorlara ve yakın gezegenlere büyük bir ilgi duymuştur.
Uzay Yolculuğunda Yeni Bir Dönem Başlıyor!
Uzun yıllardır ABD, Çin ve Rusya gibi ülkelerin uzay konusunda yarıştıkları ve bu ülkelerin başka gezegenlerde koloniler kurmak istedikleri bilinen bir gerçektir. Her ne kadar bu ülkeler arasında uzun zamandır 50’li yıllar ile 70’li yıllar arasında ki dönem gibi sıcak bir rekabet olmasa da ülkeler bu yönde adımlar atmaya devam ediyorlar.
Geçtiğimiz günlerde NASA yani Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi Ay’a yeniden insanlı bir uçuş düzenlemek istediğini belirtti. Artemis Görevi adı verilen bu proje kapsamında Ay üzerinde birçok yerleşke inşa edileceği ve Ay üzerinde araştırmalar yapılacağı belirtildi. Özellikle buzulların olduğu düşünülen Ay’ın güney kısmında yer alan kraterlerin araştırılacağı söylendi.
Tabi şimdiden Ay üzerinde yapılacak araştırmalarda kullanılmak için projeler oluşturulabilsin diye Yenilikçi Gelişmiş Kavramlar adında bir program duyuruldu. Ve bu programa katılan, Float ismindeki bir proje oldukça dikkat çekti.
Açılımı Flexible Levitation On A Track olan proje, Dünyada ki Maglev trenlerine benzer prensiple ve otonom olarak çalışan bir dizi robotun taşımacılıkta kullanılmasını içeriyor. Ethan Schaler tarafından geliştirilmiş proje ile farklı alanlara kurulmuş olan yerleşkelerin birbirine bağlanması planlanıyor.
Projenin içinde oldukça ilginç detaylar yer alıyor. Bunlardan birisi serilebilen raylar. İlk başta kulağa tuhaf gelse de Ay üzerinde yer çekimi çok yüksek olmadığından Dünyada ki gibi sabit raylar yapmaya gerek olmadığından bahsediyor Schaler. Bu serilebilen rayların, üslerin yeri değiştiğinde konumları değiştirilebilecek. Böylece NASA sürekli yeni ray döşeme zahmetinden ve maliyetinden kurtulmuş olacak.
Bir diğer detay ise FLOAT ’ın yapması planlanan hız ve raylar üzerinde süzülerek temassız şekilde gidecek olması. Schaler eğer her şey yolunda giderse treni saatte 1.60 kilometrenin üzerinde seyahat ettirebileceklerini söylüyor. Ve otonom robot vagonlar raylara sürtünmeyecek. Bu sayede bakım masrafları da oldukça düşmüş olacak.