Bildiride, taraflara, barış-güvenlik-istikrar vizyonu çerçevesinde itidale ve aklıselime davet edilirken, Gazze’de sivilleri hedef alan saldırılar kınandı ve Filistin ile İsrail’in kalıcı barışa yönelik müzakerelere başlamaları çağrısı yapıldı.
Çatışmanın 6. Gününde Ortak Bir Bildiri
Hamas’ın “Aksa Tufanı” adı altında başlattığı operasyona İsrail’in cevabıyla tırmanan çatışma, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde dikkat çeken bir gelişmeye sahne oldu. TBMM Genel Kurulu’nda grubu bulunan 6 siyasi partinin imzasıyla yayımlanan ortak bildiri, uzun süredir süren çatışmaların son bulmasına ve kalıcı barışa bir çağrı olarak öne çıktı.
Sivillerin Korunması ve İnsani Yardımların Kesilmesi
Bildiride, özellikle Gazze’deki sivil kayıpların ve altyapının hedef alınmasının vicdanları yaraladığı ve hukukun gereği olmadığı vurgulandı. Krizin bölgesel güvenlik ve istikrarı tehdit ettiği altı çizilirken, tüm tarafların barış ve güvenlik vizyonu çerçevesinde itidale ve aklıselime davet edildi.
Bir Sorunun Temelindeki Nedenlerin Ortadan Kaldırılması Gerekliliği
Filistin-İsrail meselesinin temelde uzun süredir devam eden hukuksuz işgal ve politikaların bir sonucu olduğu belirtilen bildiride, toprak kayıpları ve yaşam standartlarının aşındırılmasının çözümü, sorunların temelindeki nedenlerin ortadan kaldırılması gerektiği mesajı verildi.
Adil, Kapsamlı ve Kalıcı Bir Çözüm Gerekliliği
Filistin-İsrail hattındaki son gelişmelerin, artık iki devletli bir çözümün ve Birleşmiş Milletler parametrelerine uygun müzakerelerin bir zaruret olduğunu gösterdiğine dikkat çekilen bildiride, bu çözümün 1967 sınırları içinde başkenti Kudüs olan, bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğüne sahip bir Filistin Devleti’nin oluşturulmasıyla mümkün olduğu ifade edildi.
Taraflara Barış ve Müzakerelere Davet
Ortak bildiri, Türkiye’nin tüm siyasi partilerinin Filistin-İsrail çatışmasında taraflardan itidale, sivilleri hedef almamalarına ve kalıcı barışa yönelik müzakerelere başlamalarına çağrıda bulunuyor. Türkiye, bu çatışmanın bitmesi ve bölgedeki barışın sağlanması için sorumluluk alınması gerektiğini vurguluyor.
