Gazeteci Özlem Gürses, YouTube kanalındaki bir yayında kullandığı ifadeler nedeniyle gözaltına alındı. “Devlet kurumlarını ve organlarını aşağılama” ve “yanıltıcı bilgi yayma” suçlamalarıyla mahkemeye sevk edilen Gürses, ev hapsi ve yurt dışına çıkış yasağı kararıyla serbest bırakıldı. Gürses, serbest kaldıktan sonra yaptığı açıklamada süreci “akıl tutulması” olarak nitelendirdi.
Özlem Gürses, bir televizyon programının ardından annesiyle birlikte Ankara’ya gitmişti. ODTÜ’de kendisine verilecek gazetecilik ödülünü almak için hazırlık yaparken, gece saatlerinde kaldığı otelde gözaltına alındı.
Polis ekipleri, Gürses’i saat 20.30’da otel odasından alarak Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne götürdü. Sağlık kontrolünün ardından uçakla İstanbul’a götürülmesi beklenirken, yaşanan aksaklık nedeniyle kara yoluyla sevk edildi.
Sabah saat 04.37’de İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne getirilen Gürses’in ifadesi yaklaşık 7 saat sonra alındı. Savcılık, tutuklama talebiyle Gürses’i mahkemeye sevk etti. Mahkeme, ev hapsi ve yurt dışına çıkış yasağı kararı vererek Gürses’i serbest bıraktı.
Özlem Gürses’ten İlk Açıklama
Serbest kaldıktan sonra basına konuşan Gürses, yaşananları “hukuksuz bir süreç” olarak değerlendirdi. Gözaltına alınma şekline tepki gösteren Gürses, ifadelerinde dil sürçmesi yaşadığını ve yanlış anlaşıldığını ifade etti.
Avukatı Furkan Kamalak ise, “Konuşmanın devamında hata düzeltiliyor, ortada kasıtlı bir durum yok. Buna rağmen yapılan işlem hukuka aykırı.” açıklamasında bulundu.
22 Saatlik Gözaltı Süreci
Özlem Gürses’in gözaltına alınmasıyla başlayan süreç, toplam 22 saat sürdü. Sabah saatlerinde ifadesi alınan Gürses, öğleden sonra mahkemeye sevk edildi ve aynı gün serbest bırakıldı.
Gazeteci Gürses, ödül alacağı programa katılamazken, yaşananlar kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.
Hukukçulardan Tepki
Hukukçu Turgut Kazan, Gürses’in gözaltına alınma şekline tepki gösterdi. “Bu dönemde yaşanan uygulamaları meslek hayatımda hiç görmedim. DGM dönemlerinde bile böyle örneklere rastlamadık.” diyen Kazan, sürecin hukukla bağdaşmadığını belirtti.
İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Özden Kaboğlu ise, düşünce ve ifade özgürlüğünün bastırılmasına yönelik girişimlerin takipçisi olacaklarını söyledi.
Siyaset ve Sanat Dünyasından Tepkiler
Özlem Gürses’in gözaltına alınmasına siyasetçiler ve sanatçılar da tepki gösterdi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Ev hapsi kararı Türkiye için utanç vericidir.” dedi. İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu ise düşünce ve ifade özgürlüğünün korunması gerektiğini belirtti.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, “Bu uygulamalar basın özgürlüğüne yönelik endişeleri artırıyor.” açıklamasını yaptı.
Sanatçı Berna Laçin ise, “Bu sadece bir gözdağı değil, güçlü kadınlara tahammülsüzlüğün bir göstergesidir.” dedi. Yönetmen Nebil Özgentürk ise Gürses’in gözaltına alınış biçiminin hukuk dışı olduğunu savundu.
Basın Meslek Örgütlerinden Destek
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Basın Konseyi, Özlem Gürses’e destek açıklamaları yaptı. “Gazetecilik suç değildir.” ifadelerinin yer aldığı açıklamalarda, basın özgürlüğüne yönelik baskılara son verilmesi çağrısında bulunuldu.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, “Bu ülkenin her vatandaşının gerçekleri öğrenme hakkı vardır. Gazetecileri suçlu göstermek, toplumun haber alma özgürlüğüne darbe vurur.” dedi.
Olay Sonrası Gözler Sürecin Devamında
Özlem Gürses’in gözaltı süreci ve sonrasında verilen karar, basın özgürlüğü ve ifade hürriyeti tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı. Gazeteciler, hukukun adil bir şekilde uygulanması gerektiğini vurgularken, toplumun farklı kesimlerinden de tepkiler gelmeye devam ediyor.
Bu süreçte Gürses’in durumu ve benzer davalar, basın ve düşünce özgürlüğü açısından yakından takip edilmeye devam edilecek.
